أفعال اللغة التركية
تعلم أفعال اللغة التركية مع سارة السيد
İlave etmek/eklemek
ücrete şu eteğin parasınıda eklermisiniz
sonradan baharat ilave etmek yemekleri daha lezzetli yapıyor
Uygulamak / pratik yapmak
Arapçamı geliştirmek için pratik yapıyorum
Dil uygulamakla gelişir
İfade etmek / anlatmak
Bu dersi size anlatmak isterim
Üzgünüm bunu ifade etmesi çok zor
Alev almak / tutuşmak
Perde tutuştu yangın bütün eve dağıldı
Tava aniden alev aldı
Beğenmek / hoşlanmak
Sıcak havuzdan hoşlanıyorum
Bütün kıyafetlerimi beğenerek aldım
Hatırlamak / anmak
Dün seni andım kulakların çınladı mı
Çocukluğumu hatırlamak istemiyorum
Rastlamak / karşılaşmak
Sana rastlamak ne güzel
Alış veriş merkezinde çok eski bi arkadaşla karşılaşdık
Dövmek / darp etmek
Hastaneden darp raporu aldım
Kızlar erkek öğrencileri dövmüş
Gülmek / tebessüm etmek
Tebessümle yüzüme bakıyordu
Gülmek sana çok yakışıyor
Sürmek / kullanmak
Küçüklüğümde araba kullanmaya başladım
İstanbulda araba sürmek büyük cesaret
İndirmek / yüklemek
Telefonuma haber proğramı yükledim
Kızım sürekli oyun indiriyor
Sohpet etmek / muhabbet etmek
En güzeli dostlara muhabbet etmek
Telefonda bir saat sohpet ettik
Toplamak / biriktirmek
Eski kitaplarımı dolapta biriktiriyorum
Bütün kitaplarımı bir valize topladım
Bir araya gelmek / toplanmak
Düğünde bütün akarabalar toplandı
Kardeşlerimle bir araya gelmek öyle güzel ki
İşaret etmek / göstermek
Gösterdiğim tarafa bakarmısın
Bana yanıma gel diye işaret etti
İsyan çıkarmak / ayaklanmak
Gezmeye gitmek için ayaklandık
Çocuklar sıkıntıdan isyan çıkardı
Parçalamak / yırtmak
Gömleğim yırtıldı
En sevdiğim kitabı parçalamış
Bağırmak / azarlamak
Çocukları azarlamak onlarda büyük etki eder
Bana böyle bağıramazsın
Sormak / sual etmek
Sınıfta öğrencilerin sualleri bitmiyor
Size bir şey sorabilirmiyim
Tıkamak / kapatmak
Şişelerin kapakları kapatalım
Çeşmenin ağzını tıkamışlar
Tutmak / yapışmak
benden tutmazsan düşersin
yapıştı koluma bırakmıyor
Oyalanmak / meşgul olmak
Kitap okumakla meşgul oluyorum
Evde oyalanacak bir şeyler istiyorum
Kınamak / ayıplamak
Tesettürüne dikkat etmeyenleri şiddetle ayıplıyorum
Kınadığınız ne varsa bir gün sizi bulacaktır
Geri vermek / iade etmek
Paranız bugün size iade edilecek
Üründen memnun kalmadım geri veriyorum
Katlanmak / sabretmek
Sabrediyorum ki selamet bulayım
Sana katlanmak zorundayım
Müsamaha göstermek / hoşgörülü olmak
İnsanları hoşgörülü olmak yüceltir
Sara alçak gönüllü her şeye müsamaha gösteriyor